1. HABERLER

  2. GENEL

  3. Gülen’e ‘reaktif anksiyete’ teşhisi konulmuş
Gülen’e ‘reaktif anksiyete’ teşhisi konulmuş

Gülen’e ‘reaktif anksiyete’ teşhisi konulmuş

Diyanet'in raporlarından, Fethullah Gülen'in "reaktif anksiyete" teşhisiyle geçmişte psikiyatrik tedavi gördüğü ortaya çıktı. CHP'nin hekim vekillerinden Murat Emir "Reaktif anksiyetenin ağlama nöbetlerine neden olabileceğini" belirterek, "Gülen"in ağlama

A+A-

Erzurum Güncel- Diyanet İşleri Başkanlığı, FETö lideri Fethullah Gülen’in ABD’ye ‘rahatsızlığı dolayısıyla gittiği’ iddialarına son noktayı koydu. TBMM’deki darbe komisyonu ile Gülen’in Türkiye’den ayrılmadan önce aldığı doktor raporlarını paylaşan Diyanet İşleri Başkanlığı, raporların, Gülen’in ABD’ye gitmesini gerektirecek bir rahatsızlığı bulunmadığını ortaya koyduğunu bildirdi. Diyanet’in paylaştığı raporlardan, FETö Lideri Gülen’in “reaktif anksiyete” teşhisiyle psikiyatrik tedavi gördüğü de ortaya çıktı. CHP’nin Doktor vekillerinden Murat Emir, “Reaktif anksiyetenin ağlama nöbetlerine neden olabileceğini” belirterek, “Gülen”in ağlama nöbetlerinin nedeni ortaya çıktı” dedi.

Diyanet’ten TBMM Darbe komisyonuna gönderilen yazıda şöyle denildi; “çanakkale ili merkez vaizi iken 20.03.1981 tarihinde görevinden istifaen ayrılan Fethullah Gülen’in başkanlığımızdaki özlük dosyasının ve çanakkele İl Müftülüğünde bulunan şahsi dosyasının incelenmesinde ilgi yazınız ile istenen 21.03.1999 tarihli ABD seyahatine sebep olarak gösterilen hastalığıyla ilgili herhangi bir raporun bulunmadığı anlaşılmış olup, görevde olduğu süre içeresinde almış olduğu ve dosyasında bulunan hastalık raporlarının ise birer sureti ekte gönderilmiştir.”

CHP’Lİ MURAT EMİR: “AĞLAMA NöBETLERİNİN NEDENİ ORTAYA çIKTI”

CHP’nin hekim vekillerinden Ankara Milletvekili Murat Emir, Sözcü’ye yaptığı açıklamada, “Gülen’in ağlama nöbetlerinin nedeni ortaya çıktı” dedi.  Emir, Gülen hakkında 1980’li yıllarda verilen doktor raporlarını şöyle değerlendirdi; “Raporlardan anlaşılan şu ‘anksiyete teşhisi’ konmuş. Türkçe’de ‘kaygı’ olarak geçiyor. Psikiyatri de kendisini görmüş. Raporda, ilaçlar da ayaküstü verilmiş değil. Rapora göre, kaygı, tedirginlik ve buna bağlı fiziksel etkiler bulunuyor. Bu hastalık, kronik depresyonla da yakın ilişkileri olan bir hastalık. Bu teşhisin konulduğu kişilerde sıklıkla kronik depresyon da görülüyor. Zaten sık sık ağlama nöbetleri geçirmesi aslında depresif bir kişilik olduğunun ifadesi. Verilen ilaçlar da antidepresif grubu ilaçlar. ”

İŞTE O RAPORLAR

Diyanet’in paylaştığı hastalık raporlarına göre Gülen 12 Eylül 1980 askeri darbesinden üç ay sonra, 12 Aralık 1980’de doktora gitmiş. İlk teşhis “siyatalji”, yani “siyatik ağrısı.” Gülen 20 gün rapor almış.

Rapor biter bitmez de yeniden doktora gitmiş. 26 Aralık 1980 tarihinde hastaneye sevkini istemiş.

Vakıf Gureba Hastanesi’nden de 30 aralık 1920’de “koroner yetmezliği” teşhisiyle yeniden, bu kez 2 aylık rapor almış.  2 aylık rapor sonrasında yeniden doktora başvuran Fethullah Gülen’e bu kez 2 Mart 1981’de “reaktif anksiyete” teşhisi konulmuş.Sözcü

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.