Otuzdokuz masum insanı öldüren Reina katliamcısı "ithal terörist" Abu Muhammed Horasani kod isimli Abdulkadir Masharipov'ın yakalanması, elbette ki, kamuoyunun merak ettiği bir çok sorunun da cevap bulması anlamına geliyor. Misal; kiralık bu katil, İstanbul'da katliam yapmak için.... Hangi ülkenin istihbarat örgütünden emir aldı, kimler ona lojistik destek verdi, Türk polisi başarılı bir operasyonla enselemeseydi eğer nereye kaçacaktı? İki günden beri medyada cevap arayıp duran bu sorular, muhtemelen ki bir kaç gün içinde cevap bulmuş olacak. Zira, Türkiye artık eski Türkiye değil... Polisin, istihbarat birimlerinin, yargının ve ordunun içindeki FETÖ'cü hainlerin çok büyük oranda temizlenmiş olması; açıkça göstermiştir ki bundan böyle kimse, elini kolunu sallayıp Türkiye'de istediği operasyonu yapamayacak. Sadece bu kadarı da değil... FETÖ'nün de bütünüyle kökü kazınacaktır. Her ne kadar "bir numara" olmasa da, darbe gecesinden buyana firarda olan FETÖ'cü Adil Öksüz'ün paketlenmesi de artık an meselesidir. Muhtemelen yabancı istihbarat örgütleri tarafından bir yerlerde saklanan Adil Öksüz yakalandığında göreceksiniz ki, hala içimizde dolaşan ve suret-i haktan görünen nice alçak da deşifre olacak. Sonuç olarak 15 Temmuz'daki darbe girişimi ile başlayıp, sonraki saldırılarla avuçlarını ovup mutlu olan ne kadar şerefsiz varsa hepsi tek tek enselenecek ve yaptıkları ihanetin hesabını verecek. Dost düşman gördü ki, yeni Türkiye, dünkü Türkiye'den çok ama çok farklı: Devlet hainlerden temizlendi temizleniyor, vatandaş kimin dost kimin düşman olduğunu gördü. Kahin değilim ama tahminin şudur: 2017, Türkiye'nin tüm prangalarından kurtulacağı ve hamle üstüne hamle yapacağı taze bir başlangıcın adı olacaktır. Tabii ki sıkıntılarımız var, tabii ki, milletçe yüreğimizi yakan olaylar yaşıyoruz, tabii ki, iki yakamızın bir araya gelmemesi için üzerimize saldırmaya devam edecekler... Daha fazlası da olabilir... Ama bu kez millet ayakta ve her türlü tuzağı boşa çıkaracak çapta bilinçli... Bu milleti "cezalandırma"ya kalkan gözü dönmüş egemenler, nihayet görmeye başladı: Hasan Hasan da, o kadar da uzun değil!