Başkan’a çağrı

Mehmet ŞENER

Sayın Erdoğan, lütfen şirazesi büsbütün kaymış şu dalkavuklara itibar etmeyiniz.

Ülke genelinde olduğu gibi şehrimizde de ziyadesiyle işgüzar tipler var!

Akılları sıra, AK Parti’yi, ziyadesiyle de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı öveyim diye, saçma sapan açıklamalar yapıyorlar.

Çoğu zaman ipin ucunu öyle bir kaçırıyorlar ki; sözleri, geniş kitlelerin nezdinde övgü nazarında görülmüyor; bilakis tepkiye sebep oluyor.

AK Parti genel merkezi mi olur, yoksa Külliye mi bilemem; ama gördüğüm şudur: Şayet birileri bu şirazeden çıkan tiplere bir dur demezse, Tayyip Bey’i, “ama”sız “fakatsız” seven ve destekleyenleri derinden rahatsız eden bir durum ortaya çıkıyor.

Rahatsız ediyor; çünkü…

Bu ölçüsüz dalkavukların bazıları, tamamen kendi dümenini çevirmek için, hükümete, Başkan Erdoğan’a hiç ama hiç samimi olmayan iltifat ve övgüler diziyor. Bazıları da bir adım daha ileri giderek, meseleyi din iman haline getiriyor ki, işte burası çok ciddi bir sorundur.

Allah aşkınıza nedir şu izan, ahlak ve irfan fukarası ifade:

İmanı olan Erdoğan’ın yanında olur.

Erzurum’un çok eski belediye başkanlarından biri olan efsane isim Küçük Kazım (Kazım Yurdalan), bir mesele karşısında kimi insanların nasıl samimiyetsiz davrandığını görünce, “Ne günlere kaldık artık riyakarlığın bir menzili bile yok” demiş.

Zahir rahmetli şimdiki hacıyatmazları görseydi düşüp bayılırdı.

Tayyip Bey de, AK Parti de eğer sevilip sayılmasaydı 11 seçimi nasıl kazanırdı ve yirmi yıldır nasıl tek başına iktidar olurdu?

Tayyip Erdoğan’ı sevmenin tezahürü bu akla ziyan sözler değil, ülkeye ve millete hizmet edip her ne iş yapıyorsan o işi adam gibi yapmaktır.

Basında defalarca yer aldı işte…

O dalkavukların kimileri bildiğin dalavereci, kamu kurumları üstüne gitmesin diye kendince bir yol bulmuş!

Başkan Erdoğan da birkaç kez “Kim ki benim adımı kullanıp millet ve kamu kurumları üzerinde bir baskı oluşturmaya kalkarsa anında haberim olsun, gereğini acımadan yaparım” demedi mi?

Mesele bu kadar sarihken, kim bu ucuz adamlara mikrofon uzatıyor ve onların geniş kitlelerin midesini bulandıran sayıklamalarına itibar ediyor?

Yapmayın…

Tayyip’in yanında duranlar imanlı, durmayanlar imansız kimseler” sözü, küfürdür, bühtandır, nifaktır…

Her gün gönüller kazanarak 20 yıldır seçim üstüne seçim kazanan bir insan için hangi hak ve yetkinizle böyle dini hükümler kuruyor, fetvalar (!) yayınlıyorsunuz?

Dikkate alırsınız ya da almazsınız, takdir sizin…

Lakin ben “dost acı söyler” kabilinden o çağrımı yeniliyorum:

Ne AK Parti’nin hele de ne Tayyip Bey’in bu ucuz yalakalara ve sahte partililere zerre miskal ihtiyacı yok.

Siz de lütfen bunlara itibar etmeyiniz…