Mezarlık

Mehmet ŞENER

Mezarların çul çaput bağlanıp, adak dilenilen türbelere çevrilmesine elbette karşıyız. Dahası Allah'ı bırakıp türbedeki ölüden dünyalık talep edene de itirazımız var, buna cevaz verene de...Lakin, Vahabi de değiliz birader.Ölüsüne saygısı olmayanın dirisine de saygısı olmaz inancına sahibiz.Aslan yattığı yerden belli ise, Müslüman bir cemaati de, ölülerini emanet ettiği mezarlık anlatır...Bizim "asri" mezarlığımız ortada işte...Virane!Susuz, yeşilsiz, bakımsız...Kaç kişi vardır ki Cuma günleri olmadı bayram günleri mezarlığa yolu düşmesin...Bizim de sık sık mezarlığa yolumuz düşüyor.Anamız orada, kardeşimiz orada, cümle yakınlarımız orada...Belediyelerimiz park ve bahçe için birbirleriyle yarışa girmiş durumdalar.Hoş her birinin yaptığı park ve bahçe gecekondu hükmünden ileri gitmese de, kötüden iyi...Peki mezarlık!Sahibi yok.Aslında var, sorsanız büyükşehir belediyesi...Ama gerçekte sahipsiz...İşte asri mezarlık ortada...Yolları bozuk, suyu akmıyor, parselleri ot basmış ve dört bir yanı harabe...Vahabi olsaydık anlardık ama değiliz. Zannediyorum Ahmet Küçükler de Vahabi değil...Ramazan boyunca o ilçe senin bu ilçe benim dolaşıp oy devşirme peşinde koşan Ahmet Bey acaba mezarlığa uğramadı mı hiç?"Ölüler oy vermiyor" diye düşünüyorsa başka...Ama unutmasın ki ölüler değil ama o ölülerin yakınları oy kullanacak ve o ölülerin yakınları da o mezarlığı öyle bakımsız halde görünce heyecana gelmez.Trabzon'da, Sakarya'da, Kayseri'de, Sivas'ta, İstanbul'da ve Ankara'da nice cenaze defninde bulundum.İlla ki siz de görmüşsünüzdür. Bendeniz hiçbir yerde mezarlığın Erzurum'daki kadar bakımsız olduğuna tanık olmadım.Tamam; mezarlıklarımızı tapınak haline dönüştürmeyelim; eyvallah...Fakat bu da ölülerimize saygısızlıktır.Adam boyuna ulaşmış kuru çalılar, tandır iriliğinde çukurların olduğu yollar, suyu akmayan göstermelik çeşmeler...Ve o belediye o şehrin dirilerinden oy istiyor.O diriler sormaz mı o belediyeye: Sen ölülerine ne kadar saygılısın ki, dirilerine de itibar edesin?Bize ölünün öbür adı için "meyyit" dediler. Neden sonra anladık ki, asıl meyyitler, mezarlığa gitmek için sıraya girmiş olanlar....İtirazları yok, talepleri yok, sorguları yok....Yani "asri" mezarlıkta yatanlar onlardan daha diri...Hiç olmazsa Cuma ve bayramlarda gidenleri var.Nice kendini yaşayan zannedenler var ki, kapılardan geçen bile olmuyor.Asri mezarlık orada, ottan çöpten, susuzluktan bitap halde...Ahmet Beyciğim, sen gökdelenler, parklar, köprüler yaptırsan ne çıkar?Değil mi ki ölüden de mezardan da haberin yok...Asri mezarlık hicran içinde, bilmeyen sanır ki tarumar edilmiş.Mezarlığı daha da büyütmek istiyorsun.Haklısın...Yaşayandan çok ölü var.Ama unutma ki ölüler de hesap sorar..Nedir mezarlığın bu biçare hali?Su mu yok, asfalt mı karaborsa, bekçi mi firar?Nedir asri mezarlığı bu denli yıkıma uğratan?Vahabi de değilsin ki be kuzum anlayalım, Söyle bize, nedir mezarlığa karşı bu umursamazlığın...Sahi ölmeyeceğini sanıyorsan, fena halde yanılıyorsun...Üçüncü defa seçilebilirsin, itirazım yok; ama "ölmem" diyorsan şiddetle itiraz ederim...Herkes gibi sen de öleceksin.Şayet başka mezarlıkta rezervasyon yaptırmadıysan eğer, Asri mezarlık şu haliyle senin karizmanı çizer...Çünkü dört bir yanı aynı Erzurum gibi:Bakımsız, pis ve harabe...Şair Kutbettin Toprak, ne güzel özetlemiş bugünkü halimizi, fazla söze ne hacet...son durağında bu yolunbiter sanırdım beşerin zartı zurtuhavsalam almıyor, bilmem kiinsanı böylesine ne,nasıl,niçinkudurttu?yetmezmiş gibi yaşarken çekilençektirilen acılar, birbirimizelütfen, biraz saygı ölülerimizegösterelim, ki nefes bir anlıkson mekanımız neticede, bu mezarlık.