UCA DAĞLAR BÜYÜLEDİ

Erdal Güzel yazdı...

Ege Üniversitesi Devlet Türk Musikisi Konservatuvarı tarafından sahnelenen “Uca Dağlar” isimli geleneksel dansla anlatı programı tabir yerindeyse nefes kesti.

Yönetmenliğini, Erzurumlu Doç. Dr Bora Okdan’ın, müzik editörlüğünü Dr.Serdar Kastelli’nin yaptığı dev kadrosu ve yenilikçi sahne anlayışı ile cumartesi günü Atatürk Üniversitesi Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen gösteride, Anadolu’nun zengin dans kültürünü hayranlıkla izledik.

                                     

Program başlamadan önce narkotik şubeden bir görevlinin uyuşturucu hakkında kısa bir bilgilendirme sunması ve salonda SMA hastaları Teoman ile Esra Nur’a “nefes ol” duyurusunun yapılması çok anlamlıydı.

İlk başlarda salonun dolmayacağı endişesine kapılmış olsak da yönetici kadronun ilgisini çekmeyen bu özel programın halk tarafından sahiplenilmesi ve salonun dolması oldukça sevindiriciydi.

Kuzeydoğu Anadolu’dan doğan Güneş’in tüm Anadolu’yu aydınlattığı vurgusunun yapıldığı gösteri ; Ağrı, Palandöken ve Allahuekber dağlarının kültürümüzün beşiği olduğu hatırlatılmasıyla başladı.

Gösteriyi izlerken üzerinde yaşadığımız Anadolu’nun çok zengin bir kültür mirasına sahip olduğuna tekrar şahit olup, şair Ahmet Arif’in “ Beşikler vermişim Nuh’a/ Salıncaklar hamaklar/Havva Ana’n dünkü çocuk sayılır, Anadolu’yum ben, tanıyor musun?” mısralarını hatırladık.

Hele, rahmetli babamın hasta olduğu zaman elini kulağına atıp söylediği “yaz gelende çıkam yayla, yayla senin başına” “türküsünü duyunca sanki zaman tüneline girmiş oldum.

Her yöreden oyunların sergilendiği gösteride çok kalabalık olan dans grubunun bitmek tükenmek bilmeyen enerjileri ile kostümlerin zenginliği harikaydı.

Dansların görselliği eşliğinde Anadolu kültürünün o eşsiz mirasını izleyip, halk ozanlarının sözleriyle mesajların derinliğini duymak çok güzeldi.

Programda palavralarıyla Teyo Emi’nin unutulmaması ve bu rolü oynayan gencin figürleri, yeşil ceketi, çorapları takkesiyle  Teyo’ya benzemesi salonu gülümsetti.

                                               

Yer Erzurum, yönetmen Erzurumlu olunca elbette ki programda dadaş rüzgârı kendini gösterdi.

                                              

Baş Bar,Köroğlu ve Hançer Barı’nın gösterimleri esnasında dadaşların” tey tey” sesleri salonda heyecanlara zirve yaptırdı.

“Deli kız sinin geliyor” adlı Erzurum’a ait oyunun dahi sahnede yer alması detaylar açısından önemliydi.

                                  . 

Sayıları altmışı bulan kızlı erkekli ekibin sahnede hatasız denilebilecek kadar harika danslar sergilemeleri, müziğin özenle yörelere göre seçilmiş olması, Anadolu’dan esintiler sunan rengârenk kostümler ile arka fonda resimlerle temanın yansıtılması muhteşemdi.

                                

En son 2011 Üniversite Kış Oyunları’nda seyretmiş olduğumuz böyle bir organizasyonu tekrar izlemek harikaydı.

Çok büyük fedakârlıklarla bu eşsiz etkinliği hazırlayan Ege Üniversitesi Devlet Türk Musikisi Konservatuvarı Türk Halk Oyunları Bölümüne ,projede İmzası olan  Doç.Dr.Bora Okdan ile ses direktörü Dr.Serdar Kastelli’ye, programı danslarıyla efsaneleştiren  gençlerimize,  Erzurum Valiliği’ne, Atatürk Üniversitesi’ne, Erzurum  Büyükşehir  ve Aziziye Belediyelerine, Şehirder’e ,tüm emeği geçenlere en kalbi şükranlarımı sunarım.

Kültür/Sanat//Mağazin Haberleri

"Bu kadın ölsün'' mesajı ortaya çıkmıştı!
Saçlarını sıfıra vurdurmuştu! Sezen Aksu'nun son hali ortaya çıktı