Önceki gün iftarda, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen'in davetlisiydik, iftardan sonra da Yakutiye Belediye Başkanı Ali Korkut'un, Tavşanlı Parkı'ndaki çay davetine katıldık. Her iki davet de gazetecilik açısından son derece verimliydi. İftarda, bizzat başkan Sekmen'e sordum. Atlama kulelerinin pistleri bu kış sezonuna yetişecek mi diye... Mehmet Bey, kendisinde son derece emin olarak cevap verdi. "Evet" dedi. "Kesinlikle bu kış kuleler de pistler de sporcularımızın hizmetinde olacak." Başkan bu net cevabı verdikten sonra sözlerini şöyle sürdürdü: "Yaklaşık bir ay önce Maliye Bakanı Mehmet Şimşek Erzurum'u ziyaret ettiğinde kendisinden Palandöken'de yapılan iyileştirme çalışmaları için ek ödenek istemiştik. Sağ olsunlar, O da Ankara'ya döner dönmez 20 milyon lira göndermişti. O para şu anda bankada bekliyor. Pistlerin durumu daha acil olduğu için hemen o parayı kullanarak işe koyulabileceğiz. Şimdi yapılan soruşturmaların neticesini, yani bilirkişi raporlarını bekliyoruz. Bu kışa yetiştirmek için Bakanlık da son derece samimi bir çaba gösteriyor. Vali Bey de elinden geleni yapıyor." Başkan Sekmen, bulduğu her fırsatta basın mensuplarıyla bir araya gelmeye çalışan bir başkan... Önceki gün ki iftar da o fırsatlardan biriydi. Müceldili Konağı'nda verilen iftara Erzurum'da basın namına faaliyet göster onlarca arkadaşımız katılmış. Başkan Sekmen, iftar sonrası bir de kısa bir değerlendirme yaptı ve 30 Mart'tan günümüze kadar geçen sürede belediyenin yaptığı veya yapmak için planladığı iş'lerin bir kısmını özetledi. Her halinden meselesine ne kadar vakıf olduğu ve belediyecilik konusunda hakikaten bir usta olduğu belliydi. Başkan'ın işi zor. Çünkü Erzurum, tam on yıllık bir ihmalin ve ağır bir tahribatın altında ezilmiş bir şehir. Başkan Sekmen ve ekibi öyle bir çalışmak zorunda ki, hem ziyan olan geçmiş on yılı az da olsa telafi etmeliler, hem de önümüzdeki beş yıl dolu dolu geçmeli... Mehmet Bey de bu iradeyi ve bu azmi bir kez daha gördüm. Belli ki neyi ne zaman yapacağını iyi planlamış. Toplumun taleplerini projelerinin merkezine koyarken basını ve sivil toplumu da son derece ciddiye alıyor. "Eleştiriye açığız. En büyük hedefimiz şeffaflık olacak" diyor. Bence işin sırrı işte bu iki cümlede... Şayet zaman içinde farklı bir anlayış hakim olmaz ise, Başkan Sekmen ve ekibi bu tavır ve duruşla beş yılda Erzurum'a büyük mesafe aldıracak. Buna inanıyorum... Dedik ya iftardan sonra da Yakutiye Belediyesi'nin başarılı Belediye Başkanı Ali Korkut'un çay davetine katıldık. Tavşanlı Park'taki çay davetinde, Sağlık eski bakanı Prof.Dr. Recep Akdağ, Gazete Güncel'in sahibi değerli meslektaşım Recep Kapucu, Yakutiye Belediyesi'nin basın danışmanı değerli meslektaşım Kenan Biliz ve Akdağ'ın ilahiyatçı kardeşi Rahmi Akdağ vardı. Recep bey gibi bu ülkede on yıl bakanlık yapmış ve on yıl içinde dünya ölçeğinde sağlık reformlarına imza atmış bir bilge insanı, O'nun hatıralarını dinlemek, kendi adıma bulunmaz bir şanstı. Her seferinde olduğu gibi önceki akşam da o çay davetinde Recep Bey'den çok istifade ettim. İnşallah günü geldiğinde o sohbetlerden önemli kesitleri aktaracağım. Sağlık eski bakanı ile oturulup da yapımı yarım kalan sağlık kampüsünün akıbeti sorulmaz mı hiç? Tabii ki sorulurdu. Ve biz de öyle yaptık. "Sayın Bakanım, ne oldu sağlık kampüsü ihale yeniden yapıldı mı yapılacak mı?" Hiç bir zaman şov yapmaya tenezzül etmeyen ve her daim olduğu gibi davranan Recep Akdağ, hiç düşünmeden tek cümleyle cevapladı: "Sorun yok. İhale yapıldı. Bayramdan sonra inşaat başlıyor." Evet; bu cevap Erzurum için hayati önem taşıyan bir cevaptır. Çünkü o sağlık kampüsü bu şehrin geleceği demektir. Bu habere çok sevindim. Recep Bey en pahalısından bayram hediyesi alsaydı bana ve o gün o masada oturan tüm dostlara, bizi bu kadar sevindiremezdi. Recep Akdağ, boş atıp dolu tutturmaya çalışan ucuz politikacılardan hiç olmadı. O, yüzde yüz bilmediği bir konuda ahkam kesmediği gibi yapamayacağı bir iş için de evet demedi. Erzurum halkının Recep Bey'e karşı artıp azalmayan sevgisi de zaten bu yapısından kaynaklanıyor. Velhasıl, mübarek ramazan bize veda ederken ardından rahmet ve bereketinin yanı sıra iki de güzel haber bırakıyor. 1- Atlama kulelerinin pistleri aynı yerde, daha güzel bir şekilde inşa edilecek ve kış kayak sezonuna hazır edilecek. 2- Yarım kalmasıyla hepimizi derinden üzen ve endişeye sevkeden sağlık kampüsü ihalesi yeniden yapılmış. Bayramdan sonra ilgili firma son sürat çalışmaya başlayacak. Olmasaydı tabii ki çok daha iyi olacaktı ama oldu işte. Yeni sağlık kampüsümüz iki yıl gecikmeli de olsa yapılacak. Haydi cümleten hayırlı bayramlar... Allah gönlünüze göre versin. Ve unutmadan... Gelin hep birlikte bir kez daha Allah'a yakaralım: Ya Rabbi.. Filistin'de, Gazze'de gözünü dahi kırpmadan çoluk çocuk, kadın yaşlı demeden katliam yapan zalimlerin zalimi, katillerin en katili İsrail devletini kahreyle... İnşallah akıttıkları kanda ve gözyaşında boğulsunlar... Amin...