2000'li yıllarda da benzer durumlar vardı. Önce hayvan pazarını ele geçirmiş sonra da neredeyse şehrin tamamında terör estirmişlerdi.

Gün geldi bıçak kemiğe dayandı. Palandöken gazetesi cesurca yazdı, adliye ve polis de gereğini yaptı.

Uzun yıllardır sesleri solukları çıkmıyordu. Şimdi olup bitenlere bakınca anlıyoruz ki, terör örgütü yanlısı bu silahlı çete, meğerse bir zamandan beri yeniden "piyasa"daymış!

Her ne kadar adliye ve polis son bir kaç yıldan beri enerjisini başta FETÖ ve PKK olmak üzere bölücü terör örgütlerini bitirmeye yönelik sarfediyorsa da bu, Erzurum polisinin bu terör yanlısı çeteyi umursamadığı yahut da habersiz olduğu anlamına gelmez.

Hiç kimse ve hiç bir zümre ne hukukun üstündedir, ne de işlediği suçtan muaf tutulma hakkına sahiptir.

Adı, ister Dırbaz olsun ister bilmem ne...

Hiç farketmez; kim ki beline silah takıp milleti haraca bağlamaya kalkar, birilerinin tapulu mülklerinin üstüne çöker, fakir fukarayı dövüp sindirmeye çalışırsa anında devleti karşısında bulur.

Kânlı Yusuf'u herkes tanır.

Söyler misiniz, bu çete ve zorbalara karşı Kânlı Yusuf pes edip tasını tarağını toplayıp Erzurum'u mu terkedecekti?

Üstelik Kânlı Yusuf, (Dadaşköy Belediye Başkanı Yusuf Yıldırım) devletin yasal olarak düzenlediği yeni hayvan pazarını kendine ticaret merkezi olarak seçmiş ve burada ekmeğinin peşinde koşarken, birileri gelip akıllarınca ders vermek istemişler!

Burası dağ başı değil. Ayrıca o çetelerin alayı da gelse devlete vız gelir tırıs gider!

Kimi şerefsizler 20 yıl önce olduğu gibi yine bizi tehdit edip aba altından sopa göstermeye başlamış!

Ulan alçaklar sürüsü, biz 20 yıl önce devletin içindeki kimi satılık polislerin sizlerle iş tutmasına rağmen, tehditlerinize boyun eğmedik ki, (Allah'a şükür her türlü teröristin ve şerefsizin üstesinden gelecek bir devletimiz var) bugün boyun eğelim...

Hangi tür tefeciliği veya kaçakçılığı yapıyor olsalar bile günün sonunda, hayvan pazarından asla vazgeçmiyorlar. Artık hayvan pazarında nasıl bir karanlık dünya ve kirli para var ki, sonlarının ne olacağını bile bile olay çıkarıp bu şehrin evlatlarına saldırabiliyorlar.

Terör örgütü ve çete sevici kimi alçaklar bize, "Siz bunların eşkiya olduğunu nereden biliyorsunuz?" diye sormuş!

Belki cevap vermeye değmez ama yine de söyleyelim:

Biz onlar ve onlar gibilerin ta ciğerlerini biliriz ve bu şehirde geçmişte neler yaptıklarını da...

Daha fazlasını merak ediyorsan eğer 20 yıl kadar öncesine git ve Palandöken gazetesinin arşivlerine bak...

Hem onları, hem bizi, hem de bu şehri o zaman iyi tanırsın.

Okurlarıma ve halkımıza diyeceğim de şudur:

Her şeye rağmen sakin olmalıyız.

Devlet neyin ne olduğunu gayet iyi bilmektedir.

En kısa sürede yasal çerçevede devlet gereğini yapar hiç merak etmeyin.