1. YAZARLAR

  2. Mehmet ŞENER

  3. Gerçek bu ise eğer, dükkânı kapatıp gidelim!
Mehmet ŞENER

Mehmet ŞENER

Yazarın Tüm Yazıları >

Gerçek bu ise eğer, dükkânı kapatıp gidelim!

A+A-

"Ordunun içinde hala elli bin FETÖ'cü var"

Bir hayli iddialı söz, değil mi?

Sözün sahibi yani iddiada bulunan kişi, emekli bir albay; aynı zamanda emekli askeri bir hakim, en önemlisi de FETÖ kumpası mağduru bir Türk yurttaşı...

" Ordunun içinde hala elli bin FETÖ'cü var" deyip, kestirip attı!

Peki bu iddia doğru olabilir mi?

Yani ordunun içinde hala 50 bin FETÖ yanlısı var mıdır?

Kabul edelim ki, ilk bakışta son derece afaki bir iddiadan öteye geçmiyor. Çünkü, emekli albay bile bu mühim iddianın altını dolduracak somut bilgiler vermiyor bu açıklamasında...

Lakin, söz konusu FETÖ olunca iş değişiyor!

En küçük bir ihtimal bile hesaba katılmalı...

Çünkü o FETÖ ki, bu milleti Allah ile aldattı, din adına kandırdı, peygamber adına yalan söyledi.

O FETÖ ki, 15 Temmuz gecesi bu milletin üstüne bomba attı, kurşun yağdırdı, tank sürdü...

Kısacası...

O FETÖ ki, şeytanla aynı yatakta cilveleşirken cümrü meşut olmuş bir fahişedir!

Dolayısıyla ondan neşet edebilecek her şeye dikkat etmek gerekir.

Fakat buna rağmen yine de Zeki albayın iddiası öyle yabana atılır türden bir şey de değil hani...

Ne demek, hala ordunun içinde elli bin FETÖ'cünün bulunması!

Hem zarf ürkütüyor, hem de mazruf...

Her zaman olduğu gibi bu iddia karşısında da Genelkurmay'dan çıt yok. Ne "evet doğrudur" diyen var, ne de "hayır bu iddialar külliyen yalandır" diyen...

"Sükut ikrardandır" demek istemiyoruz, ama Genelkurmay'ın da bu millete söyleyecek bir çift sözü olması gerekmez mi?

FETÖ'nün hala yargıda, emniyette ve tabii ki diğer kamu kurumlarında son derece aktif olduğunu ve istedikleri dümeni çevirdiklerini biliyor, görüyor, an be an yaşıyoruz.

Misal; "...Gün gelecek keser dönecek ve bugünün hesabı sorulacak. İşte o vakit biz ortaya çıkacağız ve her şeyin hesabını soracağız" diyecek kadar cüretkar olan FETÖ'cülerin, bugün itibariyle AK Parti bünyesinde nasıl at oynattıklarını herkes biliyor.

Ordunun içinde ne kadar FETÖ'cü kaldığını bilemem, ama bildiğim şudur ki: Bugün itibariyle FETÖ, devletin her kademesinde hala oyun kurabilecek kadar güçlü!

Kanlı darbe girişimi 15 Temmuz'un üzerinden neredeyse bir yıl geçecek.

Her şey ayan beyan ortada olmasına rağmen kimi çevreler hala "kontrollü darbe" diyor ve en acısı da toplumda bu iddiasından ötürü taraftar bulabiliyorsa, demek ki 15 Temmuz'u çarpıtan bir güç var.

Zeki Üçok'un, "Ordunun içinde hala 50 bin FETÖ'cü var" sözünü, maksadını aşan bir açıklama olarak kabul etsek dahi, birebir yaşadıklarımız göstermektedir ki, FETÖ yer üstünde ya da yer altında yaşamaya devam ediyor.

Bu bir yıl içinde gördüğümüz en kötü manzara da şudur:

Devletin içinde kendini gizlemeyi başarmış olan ne kadar FETÖ'cü varsa, işte  bu iblislerin tamamı devletle iş tutuyor ve en kötüsü de başta emniyet, adliye ve ordunun bu iblislerle aynı sahnede rol almalarıdır.

Ordunun içinde hala elli bin FETÖ'cü personelin var olduğuna inanmıyorum, lakin AK Parti'nin de FETÖ ile mücadeleyi dost doğru götürdüğünü düşünmüyorum.

Bana saldırmanız sorunu ortadan kaldırmaz. Çıkın sokağa ve halkın sesine kulak verin.

Göreceksiniz ki FETÖ ile mücadele, hiç de maşeri vicdanı tatmin edecek ölçüde yürümüyor.

İlla da kendinizi kandırmak istiyorsanız sövüp sayın, ama hakikat o kadar çıplak ki ne yazık, kurunun yanında ha bire yaş yanıyor.

Nereye kadar?

AK Parti milletvekilinin kardeşi, yeğenleri ve nihayet kendisi de vaktiyle Tayyip Bey için "Amerikan ajanı" demesine rağmen, o FETÖ'cülükten yargılanmıyor, ama bir gariban öğretmen meslekten ihraç ediliyor!

Bir de...

Gerçi doğru olabileceğine zerre kadar ihtimal vermemekle birlikte, madem ki toplumda giderek kabul haline gelmiş bir konudur o halde değinmem gerekir:

Son günlerde iddia olunmaktadır ki, polis ve savcılar FETÖ şüphelilerine "On tane isim ver seni bırakalım" türünden bir telkinde bulunuyormuş!

Olmaz ya, şayet bu iddia doğruysa o vakit biz ömrünü FETÖ ile mücadeleye adamış kimseler dükkanı kapatıp gidelim.

Nasılsa bundan sonrası hikaye...

Oysa o AK Parti milletvekili hiç bir yerde ve hiç bir zaman FETÖ'cü olduğunu da gizlemedi, hatta kendisinin FETÖ'cü olduğunu meşru kılmak için Tayyip Bey'i örnek verip durdu!

Ama neylersin ki AK Parti, bu FETÖ'cü milletvekilini aday göstermekte hiç bir beis görmedi!

Bir de bugün itibariyle manzara şudur:

Ne kadar rüşvetçi, dalavereci, üçkağıtçı ve dandik adam varsa hepsi sözde FETÖ'ye söverek, Ak Parti'ye yanaşıyor. Ne yazık ki, Ak Parti de bu sözde kahramanların bir kısmına itibar ederek onları safına katıyor. Halbuki bu hacıyatmaz ve eyyamcılar devlet için, millet için FETÖ'den daha tehlikeli kimselerdir.

Zeki Albay'ın "ordunun içinde 50 bin FETÖ'cü var" iddiasından daha ağır olan gerçek şudur:

Partileri ve kurumları hâlâ gizli FETÖ'cülerin kuşatmış olması...

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.