Erzurum Güncel- -Dünya genelinde yaşanan kuraklık Türkiye’yi de tehdit ediyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da gündeme getirdiği kuraklığa yıllardır dikkat çeken, bu konuda İklim Eylem Planı hazırlayan TEMA Erzurum İl Temsilcisi Işıl Bedirhanoğlu’ndan ürkütücü tespitler geldi. Bedirhanoğlu, “Böyle giderse yürüyen ölülere döneriz” dedi ve yapılacakları sıraladı.

Koronavirüsün pençesinde kurtulmanın çarelerini arayan dünya, bir yandan da küresel ısınmanın yol açtığı kuraklık ile mücadele ediyor. 2020’ li yılların başında ısınmaya başlayan buzullar, insanoğluna dünyada artık dengelerin değişeceğinin sinyallerini veriyor. Bugün gelinen noktada mevsimlerin değişmesi, az miktarda yağışların yeryüzüne ulaşması kuraklığın ana nedeni oldu.

Bu kuraklıktan Türkiye de nasibini aldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan bakanlar kurulunda bu konu görüşülerek tedbirler masaya yatırıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan toplantı sonrası kuraklığa dikkat çekti ve alınan tedbirleri sıraladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Dünyamız bir tarafta küresel ısınmanın yol açtığı sel baskınlarıyla, diğer tarafta kuraklığın neden olduğu su kıtlığı ile boğuşuyor. Bu yıl mevsim normallerinin çok altına düşmüş olan yağışlar, ülkemizi ciddi bir kuraklık tehdidi ile karşı karşıya bırakmıştır. Ancak 100 yılda bir görülecek böylesine büyük bir kuraklık tehdidi karşısında hep birlikte tedbir almamız gerekiyor” dedi.  Erdoğan, “Hükümet olarak 18 yılda 600 baraj, 590 hidroelektrik santrali, 262 içme suyu tesisi inşa ettik. Şimdi bunlara ilaveten yeraltı barajlarına başlamış vaziyetteyiz” ifadelerini kullandı.

2040’da vurgun bekliyoruz

Uzun yıllardan beri iklim değişikliğine dikkat çeken TEMA Erzurum İl Temsilcisi Işıl Bedirhanoğlu, Erzurum Valiliği, Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve Atatürk Üniversitesi’nin de destekleri ile İklim Eylem Planı hazırladı.  Bedirhanoğlu’na göre zaman daraldı ve bir gün dahi bekleyecek günümüz yok.

Dünya genelinde yaşanan sorunun artık göz ardı edilemeyeceğini ifade eden Bedirhanoğlu şunları söyledi:

İklim değişliği Dünya’nın sorunu belki, bu işi bir süre öncesine kadar ağırdan alıyorduk ama artık gerçek kedini ortaya koydu.

Dünya su yoksunluğu ile karşı karıya, biz de öyle. Tüm bu gerçeklikten yola çıkan, içinde uzmanların olduğu, ciddi araştırmaların yer aldığı, ayakları yere basan bir İklim Eylem Planı hazırladık. Erzurum Valiliği, Erzurum Büyükşehir Belediyesi ve Atatürk Üniversitesi bu çalışmada ciddi payları olan kurumlar. Pandemi hızımızı azıcık kesti ama biz hiç durmadan çalışmaya devam ettik. Bu eylem planı içinde tarımdan tutun maden kullanımına kadar her türlü çalışma mevcut.

Tedbir almazsak kıtlık kapımızda

Öncelikle Erzurum’da vahşi sulama işinin önüne geçmemiz gerekiyor. Tarım alanları başta olmak üzere evlerimizin bahçesinde dahi damla sulama sistemine geçmeliyiz. Bakanlık mutlak çiftçilere bu konuda destek vermeli. Tarım için ürün deseni yapılmalı. Fazla su ile yetişen sebzelerden belki de artık vazgeçmeliyiz.

Kar hasadı yapılmalı. Palandöken Kayak Merkezinde uygulanan sistemi tarım alanlarında da uygulamalıyız. Çünkü artık beklenen yağışlar yok, öyle görünüyor ki olmayacak da.

Eğer kar hasadını yapamazsak, Pasinler Ovası dört yıl içinde nadasa bırakılan tarım arazisi olacak. Her türlü su ihtiyacımızı kardan elde edebiliriz, bunun çalışmaları yapılıyor.

Çat barajı yetmeyecek

Erzurum’un su zengini olduğu düşünülüyor. Hayır, öyle değil. Yapılan hidroelektrik santralleri su rezervimizi çok düşürdü. Öyle anlıyoruz ki bunların yapımına hala devam edilecek, var olanı korumak çok güç bu durumda.

Eğer tedbir almaz, su kullanımını aşağılara çekemezsek Çat Barajı’nın ömrü 2030’u görmez. Ocak ayında Erzurum’da yağmur çiseliyor. Eskiler derdi ki  “Kışın kar yağacağına kan aksın” Bugün anlıyoruz ne demek istediklerini. Bunlar kuraklığın, kıtlığın ayak sesleri.

2040’ da yürüyen ölüler olacağız

Ortaya konulan verilerin dikkate alınması gerektiğini vurgulayan Işıl Bedirhanoğlu,  “Derdimiz kimseyi ürkütmek, korkutmak, tenkit etmek değil. Ama durum çok ciddi. Devletin hiç vakit kaybetmeden çalışma yapması lazım. Hazırlanan eylem planları hemen devreye sokulmalı. Eğer biz bu işi ağırdan alırsak 2040 yılında vurgun yeriz. Hani ‘2020 yılında her şeyi gördük, bir tek zombiler gelmedi’ diyoruz ya, işte 2040 yılında birbirini yiyen, yürüyen ölülere döneriz. Durum o kadar ciddidir” hatırlatmasında bulundu.

Sevda GÜNEŞ İNCESU/PUSULA