141 öğretim üyesi açığa alındı, 21'i "FETÖ'cülük"ten üniversiteden atıldı. Rektör Çomaklı, yolsuzluk iddialarının da peşini bırakmıyor... Atatürk Üniversitesi'nde çok yönlü temizlik Tarihi yarım asrı geride bırakan üniversitede, bir yanda FETÖ, diğer yanda da yolsuzluk operasyonu yapılıyor Atatürk Üniversitesi, yeni rektör Ömer Çomaklı ile birlikte rüzgâr gibi esmeye başladı. 15 Temmuz askeri darbe girişiminden sonra ülke genelinde olduğu gibi Atatürk Üniversitesi'nde de FETÖ'cü akademisyenler ve idari kadro hızla tasfiye ediliyor. Bu kapsamda şu ana kadar Atatürk Üniversitesi'nden 141 hoca açığa alındı. Açığa alınan ve içlerinden bazılarının da tutuklandığı bu 141 hocanın dökümü ise şöyle: 26 öğretim üyesi, 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılırken, aynı gerekçe ile 28 de idari personel de açığa alındı. Bu çerçevede 11 idari personelin üniversite ile ilişkisi kesilerek memuriyetine son verildi. Bu arada yapılan soruşturmalar sonucu 7 akademik personelin yanı sıra 5 de idari personel görevlerine iade edildi. FETÖ'cü ya da başka bir yasadışı örgüte mensup hiç kimsenin Atatürk Üniversitesi'nde barınamayacağını söyleyen Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, "Mücadelemiz sürüyor. Yasalar ve hukuk çerçevesinde her kim yasadışı bir işin içinde olmuş ya da o yasadışı örgütle birlikte hareket etmişse biz onlarla yollarımızı ayırıyoruz, ayırmaya da devam edeceğiz" dedi. Yolsuzluk iddiaları konusunda da son derece titiz davrandıklarını dile getiren Çomaklı, ""elen ihbar ya da bilgileri özenle değerlendiriyoruz. Ne kimsenin iftiraya uğramasına fırsat veririz, ne de suç işlemiş ve yolsuzluğa bulaşmış birini koruruz. Bütün amacımız Atatürk Üniversitesi'ni yalnızca bilim üreten ve öğrenci yetiştiren bir üniversite haline getirmektir" şeklinde konuştu. Bir süre önce görevine son verilen Atatürk Üniversitesi Genel Sekreteri Doç.Dr. Mustafa Arık hakkında bir süredir çeşitli zeminlerde yolsuzluk iddiaları dile getiriliyordu. Yeni yönetim tarafından görevine son verilen Arık, bu iddiaların hedef ismi haline geldi. Rektör Çomaklı'nın "babamın oğlu da olsa yolsuzluk yapmış ve bu devlete ihanet etmişse hesabını verecektir" dediğini hatırlatan ilgili çevreler, açılan soruşturmaların bu kişi ile sınırlı kalmayacağını ve daha genişleyebileceğini söyledi.