Erzurum Güncel-Ersin, Cihaner’in, 2007’de başlattığı İsmailağa soruşturmasının, nisan 2009’da Albay Dursun Çiçek tarafından hazırlandığı iddia edilen ‘İrticayla Mücadele Eylem Planı’ ve Ergenekon’la ilişkilendirilmek istendiğini savundu. Soruşturma başlangıcı ile irtica raporu arasındaki tarihlerle ilgili çelişkiye dikkat çeken Ersin, “TSK’ya tezgâh hazırlandığı” iddiasında. CHP’li Ersin raporunda, Erzincan’da İsmailağa cemaatiyle ilgili soruşturmanın, başsavcının keyfi bir girişimi olmadığını, İl Güvenlik Kurulu’nun gündemine gelen bir sorun olarak başlatıldığını vurguladı. Emniyetten cemaate bilgi sızdırıldığı kuşkusuna kapılan başsavcının, soruşturmayı Jandarma ile sürdürdüğü belirtilen raporda, şöyle denildi: “Nitekim tespit edilen 16 eve 23 Şubat 2009 günü Jandarma’yla yapılan baskında, cemaatin yasadışı faaliyetlerine ilişkin belgeler ele geçirilmiş ve 18 kişi gözaltına alınmıştır. Aynı gün Devlet Bakanı Cemil Çiçek Mardin’den başsavcıyı arayarak, gözaltındaki cemaat mensuplarının serbest bırakılmasını istemiş, bir gün sonra da Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdür Yardımcısı Çetin Şen’i arayarak ‘Bu işlerle uğraşanların başı belaya girer’ diyerek, başsavcıyı üstü kapalı şekilde tehdit etmiştir.” Erzincan’da başlayan soruşturmanın yaygınlaşarak, Gülen cemaatini de kapsadığı kaydedilen raporda, daha sonra ‘Gülen ve İsmailağa cemaatleri silahlı örgüt’ ihbarıyla dosyanın Erzurum Özel Yetkili Savcısı’na gönderildiği gelişmeler özetlendi. Erzurum Özel Yetkili Savcısı Osman Şanal’ın da İsmailağa’ya yönelik soruşturmada ve baskınlarda görev alan Erzincan Jandarma İstihbarat Şubesi’nde arama yaparak Üsteğmen Ersin Ergut ve Astsubay Orhan Esirger’i keyfi şekilde gözaltına aldırdığı öne sürülen raporda, şöyle denildi: “İki gün sonra da şube başkanı binbaşı gözaltına alınmıştır. Üç Jandarma istihbaratçı da tutuklanmışlardır. Erzurum Özel Yetkili Savcı 4 Aralık günü 25-30 polisle Erzincan MİT Bölge Müdürlüğü’nü kuşatarak binada arama yapmış ve bölge müdürü ile iki yardımcısını gözaltına aldırmıştır. Bu arama ve gözaltılar da hukuksuzdur. Cezaevinde görüştüğüm MİT personeli, çatışmanın eşiğinden dönüldüğünü söylemişlerdir.” Ersin, raporunun sonuç bölümünde şu saptamalarda bulundu: “Erzincan-Kemah arasında 2008’de uzaktan kumandalı mayın patlatılması sonucu bir yarbay ve sekiz personel şehit olmuştur. Saldırıyı PKK üstlenmiştir. Tutuklu Jandarma İstihbarat Şube Müdürü Binbaşı Nedim Sever ve yardımcıları, sorguda gerek savcı ve gerekse yargıcın kendilerine ‘O mayını siz mi koydunuz?’ diye sorduğunu ifade ettiler. Bu, görüştüğüm Garnizon Komutanı tarafından da doğrulanmıştır. PKK tarafından kabul edilen Reşadiye saldırısının bazı hükümet üyelerince, kafaları karıştırmak ve saldırıyı TSK üzerine yıkma çabaları hatırlandığında, soruşturmayla ilgisi olmayan bu sorular TSK’ya yönelik bir tezgâh hazırlığı olarak değerlendirilebilir.”Radikal