Gazete Güncel- Erzurum'da yaşayanlar şehirde olup bitene seyirci kalırken, Ankara'den bir ses, soğuğu ve kış çilesine yaşayanların adeta sesi oldu. 

İşte İyi Partili Kaya'nın o tepkisi...

Türkiye’nin pek çok şehrinde hafif kar yağışı bile günlük hayatı durdururken okullar hızla tatil ediliyor, öğrencilerin ve öğretmenlerin güvenliği öncelik kabul ediliyor. Ancak konu Erzurum olunca sanki aynı ölçütler geçerli değil. Batı’da 5 santimetre kar yağdığında “risk var” denilerek eğitime ara verilirken, Erzurum’da 30 santimetre kar yağsa bile hayatın normal akması bekleniyor. Peki bu şehirdeki çocuklar, öğretmenler, köy yollarında servisle yola çıkan öğrenciler daha mı az kıymetli?

Buz tutan yollarda kilometrelerce yol gitmek zorunda kalan insanlar gerçekten görülüyor mu? Soğukta yürüyen bir öğrenci, karlı dağ yollarında direksiyon başındaki bir öğretmen, köyden merkeze ulaşmaya çalışan bir veli için bu şartlar “olağan” mı sayılıyor?

Başka şehirlerde en küçük riskte dahi tedbir alınırken, Erzurum’da neden hâlâ “idare edin” anlayışı devrede? Bu şehir kışa alışık diye insanların hayatı da alışılmış bir risk olarak mı görülüyor?

Erzurum insanı güçlüdür, dirençlidir; ama güç, ihmali haklı çıkarmaz. Güvenlik bir lütuf değil, herkes için temel bir sorumluluktur. Ve insanın aklına şu soru ister istemez geliyor:

Bu şehrin valisi nerede? Bu tabloyu görmüyor mu? Erzurum’da mı, yoksa bu şehrin kışı ve insanı kendi kaderine mi bırakılıyor? @ErzurumValiligi