Şehirlerin geleceği birilerini zengin etme uğuruna âdete yok ediliyor. Bu gözü dönmüşlerin devam eden rant hırsına çanak tutan sözde yöneticiler ise adeta olaylara ya seyirci kalıyor, yada içinde oldukları için halkın geleceğini yok eden bu tür rantlara onay verip destek çıkıyorlar. Bu anlayışı kökünden kınıyor ve geleceğimizi birilerinin ipoteği altına sokulmasına karşı olduğumuzu vurgulamak isterim... Taksim'de aylarca devam eden direniş yurt sathında, hatta dünyada hayat buldu. Aynı zamanda ranta karşı örnek mücadele olmuştur. Ancak Erzurum dahil kimi şehirlerdeki yerel yöneticiler buradaki mesajı halen okuyamadıkları da görülüyor. Çünkü Erzurum’da bu kadarına da pes dedirten Yakutiye Kent meydanında ki, çadırlar ve tahribata baktığımızda Gezi Parktaki ağaç katliamını aratmayacak uygulamalar olduğunu görüyoruz. Kent meydanı, meydan olarak kalmalıdır. Tabi ki, burada etkinlikler yapılacaktır. Ama dev çadırlar kurarak. Tarihe zarar vererek. Milyonlar harcanarak yapılan çalışmalar yok ederek değil. Burada bir çift sözümde Erzurum’da yaşayanlara olacak. Yakutiye Kent Meydanında yaşanan rezalet, STK’lar başta olmak üzere, basın ve halk tarafından adeta seyir edildi. Bu yaşanan rezalete sadece iki gazete tepki gösterdi. Erzurum üç maymunu oynadığı sürüce, daha çok şeyimizi kaybedeceğiz. Zaten göç vererek kaybediyoruz. Buradan Erzurum Milletvekillerine ve Erzurum Valisine sesleniyorum… Meydanıma dokunmayın…