Erzurum Güncel- Başbakan Erdoğan, partisinin grup toplantısında konuştu. Başbakan'ın konuşmasından satır başları: Van depreminde kaybettiğimiz vatandaşımızın sayısı 601, yaralı sayısı 4 binin üzerinde. Yaraların sarılması çok büyük ölçüde tamamlandı. 3 bin 600 kamu personeli bölgede çalışmaya devam ediyor. Başbakanlık kaynağından şu ana kadar 13 milyon Türk Lirası gönderildi. Başbakanlık hesaplarında -Suudi Arabistan Kralı'nın gönderdiği 50 milyon dolarla birlikte 118 milyon TL toplandı. İnşallah Van ve Erciş'i yeniden inşa edeceğiz. Türkiye, dünyaya örnek teşkil edecek dayanışma gösterdi. Devletin tüm kurumlarına ve STK'lara desteklerinden ve çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum. Kağıt toplayan kardeşlerimin hassasiyetleri için milletim adına teşekkür ediyorum. Yardım olarak gönderdiği battaniyede 5 bin lirasını unutan kardeşime de, parayı bulup iade eden depremzede kardeşime de teşekkür ediyorum. Bu milleti ayırmaya çalışanlar Van'da enkazın altında kalmıştır. Kimse bu millettin içinde ötekiler üretemez. Van'da deprem için yas ilan etmiyorlar, öldürülen terörist için yas tutuyorlar. Sahte cuma kıldıran sahte imamları da İstanbul'da sahte paralarla yakalandı. Bütün Türkiye Van'da enkaz altında Azra bebeği kurtaramak için çabalarken bunlar Van kırsalında saldırı düzenleyecek kadar insanlıktan çıktı. Bingöl'de masum sivilleri hedef almak ne demektir? Bu nasıl bir canavarlıktır? Terörist taziyesinde boy gösterenler canlı bombanın evine de taziyeye gidecekler mi? Bu vahşete karşı terör örgütüne karşı kınama cümlesi kurabilecekler mi? Bunlar emir komutayla geldiler. Herkes gösterdiği tepki ile asaletini ve karakterini ortaya koyar. Kim nasıl davranırsa davransın, Selahaddin'i Eyyubi'nin gerçek torunları cinayetlere kahramanca tavır alıyor. Benim adıma öldürme diyor. Terörle mücadele ederken demokrasiden vazgeçmiyoruz. Kılı kırk yarıyoruz. Güvenlik özgürlük dengesinden asla taviz vermeyeceğiz. Geçmişe asla dönmeyeceğiz. Terör örgütünün kurduğu tuzaklara da düşmeyeceğiz. Deprem sonrasında kimi mecralarda ortaya koyan ırkçı görüşleri şiddetle lanetliyoruz. Medya yöneticileriyle yaptığımız toplantıda propaganda terörün oksijenidir dedik. Ekrandaki görüntülerin haber vermenin ötesinde ülkenin doğusuyla batısını karşı karşıya getirebileceğini görüyoruz. Irkçı imalarda bulunanlar ne kendilerine, ne ülkelerine hayırlı bir iş yapar. Terör olaylarını hükümeti yıpratma vesilesi yapanlar terör örgütünün ekmeğine yağ sürerler. 29 Ekim'de Cumhuriyetimizin 88. yılını kutladık. Kurtuluş ve kuruluşta emeği geçen tüm şehitlerimiz, başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, tüm şehitlerimizi ve gazilerimi rahmetle anıyoruz. Hem Van depremi, hem de Çukurca olayları nedeniyle kutlamaların abartılı yapılmaması için genelge yayınladık. Bu ne ilktir, ne de tektir. CHP törenlerle ilgili bildik refleksini gösterdi. Cumhuriyetin sahibi şu veya bu değildir, sahibi cumhurdur. 88 yıl boyunca sevinçleri nasıl birlikte yaşadıysak kederleri de birlikte yaşadık. Hiç kimse AK Parti hükümetine cumhuriyet dersi vermeye kalkışmasın. 74 milyonun topyekun cumhuriyetidir. CHP öncelikle empoze ettiği paranoyalardan vazgeçmelidir. Kılıçdaroğlu'nun bana gönderdiği mektubu edep ve ahlak sınırlarını zorlayan bir mektup. Sayın Kılıçdaroğlu, sen Kayseri meselesinden çok kötü çaktın. Kayseri'yi bırak da yamyamları doyuramıyorum diyen kendi belediye başkanına bak. Başkan demekle başkan olunmuyor. Ben kendisine biraz daha teferruatlı mektupla cevabı veriyorum. Dostluğumuzun kıymeti Suriye iktidarı tarafından bilinmedi. Suriye şu andaki karekteristik yapıyı, belki babadan devşirilen yapıyı halkına zulm ederek gösteriyor. Biz buna seyirci olamayız. Hala şu reformu yapıyoruz diyor, 40 olağanüstü halle yönetilen ülkeye sorulmaz mı, ne zaman değişeceksin diye. Ben bunları bizzat kendim sordum, bize cevap veremediler. Suriye halkı şanlı direnişinin karşılığını alacaktır. Hak ve özgürlükler Suriye halkı tarafından elde edilecektir.