1. HABERLER

  2. SİYASET

  3. Bu zam israfa karşı!
Bu zam israfa karşı!

Bu zam israfa karşı!

Sağlık harcamalarını frenlemek için hükümet zam yapmaya devam edecek. Reçeteden alınacak 3 lira ve katkı payının 1 lira artması gibi müdahaleleri bundan sonra da yapacaklarını söyleyen Sağlık Bakanı Recep Akdağ, “Bunların sebebi israfı önlemek”

A+A-

Erzurum Güncel- MUAYENE ve reçete sayılarındaki hızlı artış, hükümeti harekete geçirdi. Aile hekiminin yazdığı her bir reçeteden 3 lira katılım payı almaya hazırlanan Sağlık Bakanlığı, devlet ve üniversite hastanelerinde muayene olma ücretini de 5 liradan 6 liraya çıkaracak. Sağlık Bakanı Recep Akdağ, bu tür ‘teknik müdahalelerin’ bundan sonrada yapılacağını söyledi. Akdağ, tam gün düzenlemesiyle ilgili YÖK ile yürüttükleri çalışma çerçevesinde bir metin üzerinde mutabakata vardıklarını belirterek, “Üzerinde prensipte anlaştığımız husus, öğretim üyesi tamamen ilişkisini koparacak üniversiteden, ayrılmak, dışarıda çalışmak isteyen dışarıda çalışacak, ancak kendi fakültesinde sözleşmeli olarak teorik ve uygulamalı eğitim yaptırabilecek” dedi. Anadolu Ajansı’na konuşan ve sağlık alanında tartışılan güncel konularla ilgili değerlendirmelerde bulunan Akdağ’ın öne çıkan açıklamaları şöyle: TAM GÜN YASASI: Bir YÖK Başkanvekili arkadaşımız ve YÖK’ün hekim ve hukukçu öğretim üyeleri ile çalışma grubu oluşturduk. Üzerinde prensipte anlaştığımız husus, öğretim üyesi tamamen ilişkisini koparacak üniversiteden, ayrılmak isteyen, dışarıda çalışmak isteyen dışarıda çalışacak, ancak kendi fakültesinde, o fakültenin hastanesinde sözleşmeli olarak teorik ve uygulamalı eğitim yaptırabilecek. Uygulamalı eğitim bizde hasta muayenesi, hastanın yatırılarak takibi, ameliyatı ya da birtakım tıbbi işlemler şeklinde algılanabilir tıp fakülteleri açısından, diğer fakültelerde daha farklı olabilir. Böyle bir hususta YÖK muhtemelen bize bir talepte bulunacak, biz de böyle bir talebi değerlendireceğiz. SİSTEM NASIL İŞLEYECEK: Üniversite eğer ihtiyaç duyarsa, belli bir alanda eğitim açısından özellikle ihtiyaç duyarsa o zaman hocayla haftada belli saat anlaşma yapacak, hoca gelecek dersini anlatacak, ameliyata girmesi gerekiyorsa özel bir şey öğretmek için o ameliyata girecek, onu öğretecek, ondan sonra işine geri dönecek. Kadrosu üniversitede olmayacak. Yöneticilik de yapamayacak, oy kullanamayacak. REFORM KELİMESİ YALAMA OLDU: 9 senedir Türkiye’de sağlıkta dönüşüm programı büyük değişiklikler sağlamış oldu. Reform adını da çok kullanmadık biz, çünkü reform biraz Türkiye’de konuşula konuşula yalama olmuş bir kelimeydi. Onun için dönüşüm dedik. ZAMLAR DEVAM EDECEK: 3 liralar, katkı parasının 1 lira artırılması gibi birtakım teknik küçük müdahaleler bundan sonra da yapacağız. Bunların sebebi, kamuya para toplamak değil aslında. Sağlık ekonomisini doğru bir zemine oturtmak ve israfı önlemek. Mesela neyin israfını? Bizim acillerimize inanılmaz gereksiz başvuru var. Para almıyoruz çünkü. Toplam hastane başvurularının yüzde 30’a yakını acil başvurusu haline geldi. n ACİLDE DE PARA: Yakında muhtemelen şunu yapacağız; ekonomi yönetimimizle bunu konuştuk, acile gittiğinizde eğer hiçbir işlem, bir müdahale gerekmemişse, gözlem altına alınmamışsanız, yatmamışsanız, sadece reçete yazıldı gönderildiyseniz, 5 TL olan ve 6 TL’ye çıkarmayı planladığımız katkı payını yine alacağız. Bunun en önemli sebebi, vatandaş biraz para versin de bundan bütçemiz sebeplensin değil, bu acildeki yükü azaltmamız lazım. Ya da aile hekimine gidince hiçbir ödeme yapmıyorsunuz muayene için, ama ilaç için reçete yazılmışsa 3 TL versin mi vatandaş? Evet belki böyle bir karar alacağız. Neden? Çünkü gereksiz reçeteleme ve ilaçlamanın olduğunu yer yer fark ediyoruz, buna benzer birtakım küçük müdahaleler. Arkadaşımın adı ‘öküz sattırana’ çıktı Sağlık harcamasından dolayı hiçbir aile yoksulluğa düşmemesi gerektiğini söyleyen Recep Akdağ, “Eskiden şöyleydi dedeniz ameliyat olacak ya da karınızın bir ameliyatı var, köyünüzde öküzünüzü satar, gider, işinizi yapardınız. Erzurum’da bir doktor arkadaşımız vardı, bütün doktor arkadaşlarımı da tenzih ediyorum, sistemin ne kadar arızalı olduğuna örnek için söylüyorum, adı ’öküz sattıran falanca’ya çıkmıştı. Bu kadar ayıp bir sistem olmaz. Şimdi peki çok mu kendine has? Çok iddialı olur bu ama, elbette bir Türkiye modeli var. Ekonomik açıdan çok verimli bir model” dedi. Yabancı doktor gelecek Kalitede sıkıntımız yok, orada Avrupa’nın gerisinde değiliz. Ama bizde her 100 bin kişiye 160 doktor düşüyor, Avrupa’da bu sayı 350’lerde iki katından daha da fazla. Bizde her 100 bin kişiye 200 civarında ebe-hemşire düşüyor, Avrupa’da bu sayı 700’ün üzerinde. Üstelik Türkiye’de yabancıların gelip doktorluk, hemşirelik yapması da kanunen yasak. Bu büyük bir çelişki, hem sayımız az hem de bunu yasaklıyoruz. Bu yasağı kaldıracağız. Buna da muhalefet geçmişte karşı çıktı, bir kanun yaptık, zamanın cumhurbaşkanı bunu veto etti falan ama zannediyorum muhalefetin bu konudaki düşüncesi de değişmeye başladı. Sağlıkta kişi başına maliyet 600 dolar Türkiye’de herkesin sağlık hizmetlerine kolayca ve geniş bir paket içinde ulaşmasının bedeli, yılda kişi başına 600 dolardır. Bunun yaklaşık 350-400 dolarını kamu ödüyor, kalan kısmın 50 dolar kadarını özel sektör yatırım yapıyor, 100 dolarını da vatandaş kendisi ödüyor. Yani biz bunu toplamda 600 dolara, kamuya da 400 dolara kişi başına mal ediyoruz. Bunun ABD’deki karşılığı toplamda kişi başına yılda 7 bin 250 dolar, kamuya da aşağı yukarı 3 bin 500 dolara mal oluyor. Danimarka’da 6 bin dolar. İngiltere’de kişi başına 2 bin pounda ihtiyaçları var yılda, bunun 300-400 poundunu bulamadıkları için büyük sıkıntı içindeler. Yani biz bunu Avrupa’nın Amerikanın 10’da 1’ine, 12’de 1’ine, 8’de birine falan mal ediyoruz. Milliyet

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.