1. YAZARLAR

  2. Mehmet ŞENER

  3. Erzurum kazandı mı, kaybetti mi?
Mehmet ŞENER

Mehmet ŞENER

Yazarın Tüm Yazıları >

Erzurum kazandı mı, kaybetti mi?

A+A-

Günler önce, "FETÖ Hastanesi satışa çıkarıldı" diye yazmıştık hatırlarsanız... O yazıdan bir kaç gün sonra, avukat Mehmet Güzel imzasıyla gelen cevapta, daha doğrusu sözde düzeltme metninde, bizi yerden yere çarparak, FETÖ Hastanesi'nin yoluna devam edeceğinden dem vuruluyordu! Çok geçmeden, o gün bize ayar vermeye çalışan avukatın savunduğu o hastane, kapısına kilit vurduğunu duyurdu! Yani mukadder son... Ve o dakikadan itibaren de ajitasyon başladı. Yok efendim FETÖ Hastanesi'nin bu memlekete şöyle faydası varmış, böyle kazanç sağlıyormuş, yok uluslararası sağlık turizmini geliştiriyormuş... Daha ne güzellemeler, sormayın gitsin... Seneler boyu devletin kasasına döşediği hortum sayesinde, milyonları götüren bu örgüt, Erzurum halkını da, "işte size özel hastane hizmeti sunuyoruz" diye avutmuştu! Vaktiyle kamu hastanelerinde görevli kimi doktorlar, soyacakları hastalarını bu kurum üzerinden haraca bağlamıştı. O günkü yetkililer de bu soygunu sadece izlemekle meşguldü; çünkü bu adamlarla aynı geminin güvertesindeydiler! Sonra gün geldi keser döndü, sap döndü ve en nihayetinde de hesap döndü... Devlet nasıl ki, hazineye döşenen hortumu kestiyse, o "hizmet aşkı" ve "büyük fedakârlık" anında serap oldu. Bir kaç ay bile beklemeden hastanenin kapısına kilit vurdular! Çünkü, devletten her yıl artarak devam eden haksız milyonlar gelmeyecekse artık, Erzurum'da bir özel hastaneye de gerek yoktu! Bazıları sanal ortamda ahkam kesip duruyor. Misal; dangalağın biri de aynen şöyle yazmış: "Oh olsun Erzurum! Şimdi bak bakalım ki, kim sana otuz milyon harcayarak özel bir hastane kuracak?" Tamamen yalan, katmerli iftira... Zira: FETÖ, Erzurum'da açtığı hastane için mümkün ki tek kuruş dahi harcamadı. Tıpkı diğer işlerinde olduğu gibi bu işte de yaptıkları her masrafı devletin ve milletin sırtına yüklediler. İddiayla söylüyorum ki, bugün kapatılan bu hastane için cemaatin cebinden tek kuruş çıkmamıştır. Cemaat dediğinizin harcadığı her kuruş, zaten bizzat bu milletin ve devletin parası değil mi? Düpedüz yalan söylüyorlar. Arsa Hazine'den, teşvik Kamu'dan, yapılan harcama ilgili kurumlardan... Dağıtılan rüşvetler himmet ehlinden! Söyler misin FETÖ Hastanesi, (kimsen eğer) senin cebinden delikli tek bir kuruş çıktı mı? Ya da... Bugüne kadar, bu memleket ve bu ülke için bir liralık fedakârlıkta bulundun mu hiç? Milletten "himmet" adı altında topladığın paraları, bu milletin ve bu ülkenin aleyhine hangi karanlık işlerde kullandığın artık kabak gibi ortada... Geldiğin nokta ise, tam bir fecaat: Sırf Türkiye aleyhine olsun diye, eli kanlı PKK ile dahi işbirliği yapıyorsun. Bir yanda milletin kanını emdin, diğer tarafta devleti hortumladın. (kabul edelim ki, hortumlattılar!) Buna rağmen sen hangi yüzle "biz Erzurum'a yatırım yaptık" dersin? Elini vicdanına (hâlâ kaldıysa eğer) koy da söyle, şu ekonomisi dandik şehir Erzurum'dan, yıllar boyu hortumladığın milyonların yüzde birini bu yoksul halk için harcadın mı? Memleketin yüzük kaşı gibi arsaları sana tahsis edildi, kamu binaları önüne paspas gibi serildi, tüm teşvikler senin şirket ya da derneklerine akıtıldı, kamuda kimse senden habersiz nefes dâhi alamadı, sana yüzde ödemeyen hiç bir müteahhidin ihalesi onaylanmadı, kaşın üstünde kara var diyenler, ya polis ya da adliye tarafından anında gıcıtıldı, fakir fukaranın zeki çocuklarına el koyup ailelerinden uzaklaştırdın, senden icazet almayan vekil de olamadı, bakan da! Hepsi bir yana; söyler misin ey FETÖ Hastanesi... Sen değil miydin, seneler boyu üç paralık apandist ameliyatını devlete açık kalp ameliyatı masrafı gibi kakalayan? Ve o günkü devlet bunu bile bile yutuyordu! Bürokratlar ve dâhi siyasetçiler, sana fazladan para ödemek için seferber olmuştu adeta... Sonra işler değişti... Önce senin masken düştü, ardından da devletin siyaset ve bürokrasi eliyle yapılan yanlışları ortaya çıktı! Kendini öyle güçlü hissetmiştin ki, 17-25 Aralık'ta artık her alana uzattığın hortumlarınla yetinmedin, bizzat devletin kendisine el koymaya kalktın. Sen de, biz de biliyoruz ki evdeki hesap çarşıya uymadı. Yoksa, senin (cemaat olarak) "hizmet" adına bir muradın hiç olmamıştı ki... Şimdi birileri kalkmış, duygu sömürüsü yapıyor. Yok efendim, bu hastanenin kapanması demek, Erzurum'un büsbütün iflas etmesi demekmiş! Affedersiniz ama, hakikaten çüüüüşşşş! Şayet bu şehir, tamamen "devleti hortumlama" sistemi üzerine kurulmuş şu kıytırık hastane sayesinde ayakta duruyorduysa, bırakın yıkılıp gitsin. Demek ki zaten ortada "şehir" diye bir şey yokmuş... Sonuç olarak; ben de diyorum ki, ortada "kapandı" diye ardından "ah-vah" çekmemizi gerektirecek bir "hizmet kapısı" yok. Kapanan; yalnızca bu milletin ve devletin kasasına boru döşeyip soyan "hastane" namındaki bir yerdir. Günün sonunda, Erzurum da, bu ülke de zararda değildir anlayacağınız... Müsterih olunuz.

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.