Mehmet ŞENER

Mehmet ŞENER

Yazarın Tüm Yazıları >

O gece...

A+A-

Kanlı darbe girişimini devam eden günlerde gördük ki, aslında o meşum gece Türkiye, kelimenin tam anlamıyla uçurumun kıyısından dönmüş.

Düşününüz ki darbe girişiminin üzerinden tam bir yıl geçmesine rağmen, Türkiye'yi uçurumdan aşağı atmak için planlanan ve sahneye konulan kanlı darbenin tüm şifreleri hala çözülebilmiş değil.

Gün geçmiyor ki başta MİT ve Emniyet olmak üzere, ilgili birimler, FETÖ'nün yeni bir sinsi oyununu ve kanlı bir tuzağını ortaya çıkarmasın...

249 insanımız, vatanını kurtarmak ve namusunu şerefini tarumar ettirmemek için, bir lahza bile düşünmeden kendilerini tankların altına attı, göğüslerini sağanak halde yağan mermilere siper etti, jetlerden atılan bombalara aldırmadan darbecileri püskürtmeye çalıştı. Ve gözlerini kırpmadan Hakk'a yürüdüler... 2000 binden fazla insanımız ise, aynı amaç ve aynı kutlu mücadele için yaralandı, sakatlandı; ölüme koşarken "gazilik" mertebesine ulaştı...

En önde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğu halde, (içimizdeki hainler hariç) bütün Türkiye ayağa kalktı, meydanları doldurdu, günlerce o meydanlardan bütün dünyaya mesaj verdi:

Türk milletini yok etmeden bu vatandan bir çakıl taşı dahi alamazsınız. Türk milletini yok etmeden, değil Batı destekli bir darbe ile sonuç almak, cihan birleşip gelse bu vatanda operasyon yapamazsınız, yapmaya kalksanız bile işte böyle elinizde patlar ve bedelini en ağır biçimde ödersiniz.

Çanakkale'de ve İstiklal Harbi'ndeki o muhteşem ve mübarek ruh, yeniden kıyama durmuş ve Allah'ın nusretiyle bir kez daha düşmana karşı galip gelmiştir.

Yer yüzünde hangi millet vardır ki, üzerine bomba ve mermi yağdığı ve tanklar tüfekler ölüm kustuğu halde, ateşe koşan pervaneler gibi, şahadete  koşsun...

Bir iki gün içinde hainlerin tamamına yakını yakalandı ve adalete teslim edildi, bir yıl bile geçmeden devleti kuşatan ihanet çetesinin tüm unsurları tek tek tespit edilerek kamudan uzaklaştırıldı.

Ve bu büyüklükteki bir ihanete ve kalleşliğe rağmen, ne devlet hayatı inkıtaa uğradı, ne de  millet gündelik yaşamında sıkıntıya düştü. Bilakis, ekonomi büyüdü, devletin milletin kazancı arttı, yeni yatırımlar Türkiye'yi dünya ölçeğinde gıpta ile bakılan ülke haline getirdi.

Bütün bunlara rağmen peki Türkiye için tehlike bitmiş midir?

Hiç düşünmeden hemen "hayır" diyoruz.

Zira başta FETÖ ve PKK olmak üzere, ülkemiz üzerine Batı adına ne kadar tetikçilik yapan alçaklar sürüsü varsa hepsi tekmili birden yeni ihanet için fırsat kollayıp durmaktadır.

Devletin eski zaafları gösterme lüksü yoktur.

Bakmayın siz o masum pozlarına yatan bir takım takıyyecilerin sızlanmasına... Allah esirgesin, eğer 15 Temmuz kanlı darbe girişimi amacına ulaşmış olsaydı görecektiniz ki, bugün o masum ve mağdur edebiyatı parçalayan sinsi insanlar, nasıl birer cellat ve acımasız darbe zabitleri olacaktı.

Gizli planları ortaya çıktı işte: Kimler nerede asılacak, kimler hapse atılacak, kimlerin mal varlıkları gasp edilecek, kimler ekmeğe muhtaç hale getirilecek, vatan nasıl bölünüp parçalanacak, milyonlarca insan nasıl yurdundan sürgün edilecek!

Kanlı terör örgütünün başındaki terörist, Okyanus ötesinden daha dün yine tehditler savurup durdu. "Hala çok güçlüyüz" dedi!

İster blöf yapmış olsun, isterse doğru söylemiş olsun; hiç farketmez. O ve onlarla aynı çizgide olanlar ne kadar güçlü iseler, unutmasınlar ki bu millet ve bu devlet onlardan milyar kat daha güçlüdür.

Merak ediyorlarsa şayet bir test yapsınlar, baksınlar ki boylarının ölçülerini yeniden ellerine nasıl vereceğiz.

O gece (15 Temmuz) Erzurum, ne bir İstanbul, ne de bir Ankara gibi bomba ve mermi sağanağına hedef olmadı.

Olsaydı da değişen bir şey olmayacaktı. Muhtemelen şehit sayımız 249 değil de bilmem kaç yüz ya da binler olurdu.

Gözlerimle gördüm, o gece Erzurumlu o meydana; ya vatanı kurtarmak yahut da şehit düşmek için gelmişti.

Yani üçüncü bir tercihi yoktu.

Yapılan kimi  yanlışlara ya da hatalara rağmen, sakın 15 Temmuz'u kimsenin sulandırmasına ve Kemal Kılıçdaroğlu gibi "kontrollü darbe" demesine izin vermeyin.

Hiç şüpheniz olmasın ki 15 Temmuz darbe girişimi, bu topraklarda belki de eşine rastlanmayacak çapta büyük bir ihanetin ve şerefsizliğin adıydı.

Allah bir daha bu millete benzer bir gün yaşatmasın.

Milletimizin zaferi kutlu, devletimizin ikbali hayırlı olsun...

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.