Sanata ve sanatçıya dair merak ve malumat sahibi herkese ilanen çağrımdır: 

Yatak döşek hasta değilseniz eğer, hemen ceketinizi giyip evden çıkın ve doğruca Çifte Minareli Medrese’ye gidin. 

Şemsiyeniz hatta mümkünse paltonuz da arabada olsun… 

Yağmurdan kurtulsanız bile kara yakalanırsınız, bizden haber vermesi… 

Peki Çifte Minareli Medrese’de ne göreceksiniz? 

Gittiğinizde bana hak vereceksiniz. 

Çifte Minareli Medrese’de, Oltutaşı’ndan el emeği ile üretilmiş her biri birer sanat eseri ürünleri bulacaksınız. 

Oltutaşı imalatçısı sanatkarlarımız artık kendilerini öyle bir aşmışlar ki, sizi temin ederim ki dünyanın en önlü markalarına meydan okuyacak duruma gelmişler. 

O ürünler içerisinde bildiğiniz tespih bile bambaşka bir çehreye kavuşmuş… 

Bu güzel çalışmanın arkasında bu sefer de olmazsa olmaz kültür müdürlüğü dolayısıyla yine kültür insanı Cemal Aymaz var… 

Ama hakkını teslim edelim ki, o muhteşem serginin gizli kahramanları her ne kadar sanatkarlar ise, bir o kadar da MÜSİAD… 

Erzurum’da MÜSİAD’ın çok kıymetli, çalışkan ve naif bir başkanı var. 

Fuat Demir… 

Bu sergi de zaten MÜSİAD’ın eseri önemli ölçüde… 

Fakat aynı MÜSİAD’ta bir de gizli kahramanlar var… 

Misal… 

Zeynep Polat… 

Hani şu tek başına devlere meydan okuyan Dadaş kızı 

Zeynep…  

Bitmedi, bizim kızımız avukat Esra Yılmaz… 

O Esra ki, adeta bir Türk kadını temsilcisi gibidir. 

Ve tabii ki daha nice çok kıymetli hanımefendi… 

Sergiyi gezerken bir ara bizim Rasim Fırat’a ve Hüseyin Bozhalil’e takıldım. 

“Üyelerinize bu ürünlerden hiç hediye edebildiniz mi” diye… 

Olmaz… 

O ürünler hakikaten evladiyelik…  

Çocuğunuza miras bırakacağınız cinsten… 

Neyse beni daha fazla yormayın… 

Haydi bir koşu Çifte Minareli Medreseye gidin…