Patronlara İktidar Baskısı Var!

“Yeni Ticaret Kanunu, bütün tüketicilerin günlük hayatını ilgilendiriyor. Ama işadamı danışmanları, yayın kuruluşları, kanaat önderleri hükümete değişsin diye baskı yapıyorlar. AB standartlarına uymayan Türkiye’ye özgü kanun istiyorlar.”

Erzurum Güncel -“Yeni Ticaret Kanunu, bütün tüketicilerin günlük hayatını ilgilendiriyor. Ama işadamı danışmanları, yayın kuruluşları, kanaat önderleri hükümete değişsin diye baskı yapıyorlar. AB standartlarına uymayan Türkiye’ye özgü kanun istiyorlar.”“Yeni Ticaret Kanunu’nda, şirketlere web sitesi açma zorunluluğu getirilmesine ve ‘ortaklar cari hesabı’nın kaldırılmasına karşılar. Denetçi raporunun, bilançonun internette çıkmasını, şirketin şeffaflaşmasını istemiyorlar.” “Ortaklar cari hesabı’ kadar kirli bir hesap yoktur! ‘Ortaklar cari hesabı’ gayrımeşru bir hesaptır. Gayrımeşru olanın da azı, çoğu olmaz. Yeni kanun bu hesabı kaldırıyor! Zira bizde şirketler, ‘ortaklar cari hesabı’yla boşaltılıyor, hortumlanıyor.”***NEDEN Prof. ÜNAL TEKİNALPBu ülkede insanların üzerinde sadece devletin ağırlığı ve baskısı yok. Bu ülkede insanların üzerinde zenginlerin de bunaltıcı ağırlığı ve baskısı var. Zenginler diyorum, çünkü şeffaflık olmadığından, bunların pek çoğunun ne iş yaptıkları, ne kazandıkları belli değil. Sadece bilinen bir şey var. O da bunların şirket sahibi oldukları. İşte bu şirketler dünyasına şeffaflık getirmek, tüketiciyi korumak ve sıradan vatandaşın yerine artık bu ülkede para kazananların vergi vermelerini sağlamak, ekonomiyi kara paradan, kayıt dışılıktan ve naylon faturalardan kurtarmak için 55 yıllık Türk Ticaret Kanunu’na sonunda dokunuldu ve yeni bir kanun hazırlandı. Ve bu yeni Ticaret Kanunu, bir buçuk yıl önce Meclis’ten geçti. Önümüzdeki ay 1 temmuzda da yürürlüğe girecek. Ne var ki, kanunun uygulanması yaklaştıkça Ankara’da kapalı kapılar ardındaki baskılar iyice arttı. Çünkü eski düzen sürsün istiyorlar. Bu ülkede vergileri gene tükettiği mallar üzerinden vatandaş versin, şirket sahipleri ise evlerinin yiyecek masraflarını bile bu şirketlerin üzerinden yapsın ve hiç vergi vermesin... Devletin teşvikleri yatırıma değil de şirketleri yönetenlerin cebine girsin... Patronlar şirketlerin için boşaltsın, halk batan bankaların maliyetini nasıl ödediyse, batan şirketlerin maliyetini de ödesin... Bu şirketlerin ürettiği mal ve hizmetlerle ilgili vatandaş hakkını arayamasın, hatta bu şirketlerin izini bile süremesin... İşte bu düzenin sürmesini istiyorlar ve yeni Ticaret Kanunu’nun getirdiği şeffaflığa ve kamuya hesap vermeye var güçleriyle karşı çıkıyorlar. Kanunu değiştirtmeye çalışıyorlar. Oysa bu yasayı, 10 yılda büyük bir ekip hazırladı. Bu ekibin başında da sadece Türkiye’de değil dünyada da çok saygın bir yere sahip olan önde gelen hukukçularımızdan Prof. Dr. Ünal Tekinalp vardı. Prof. Tekinalp’le Türkiye’nin bu temel kanununu konuştuk. Uygulanmazsa, Türkiye toplumunu nelerin beklediğini içimiz acıyarak öğrendik.*** NEŞE DÜZEL: Hepimizin günlük hayatını neredeyse Anayasa kadar temelden ilgilendiren yeni Türk Ticaret Kanunu bir buçuk yıl önce Meclis’ten geçti. Ancak yasa hâlâ yürürlüğe girmedi. Yasa ne zaman yürürlüğe giriyor?Prof. ÜNAL TEKİNALP: Bir ay sonra 1 temmuzda yürürlüğe giriyor.Bu yasa, Avrupa Birliği uyum yasalarından biri mi?Evet. Yeni Türk Ticaret Kanunu, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne uyumunu sağlayacak temel yasalardan biri. AB’yle müzakerelerde Ticaret Kanunu diye bir fasıl var. AB’ye üye olabilmek için açılıp kapanması gereken fasıllardan üstelik beşincisi bu.Bu yasa niye bu kadar önemli?Bu yasa, Türkiye’de yaşayan ya da Türkiye’yle ilişkide olan herkesin günlük hayatını AB standartlarına uyduracak. Türkiye’de günlük ticarete ve özel sektöre şeffaflık, kontrol, disiplin ve hesap verirlik getirecek. Ben 2007 yılında Brüksel’deki tarama toplantılarına gittim. Onlara yeni Ticaret Kanunu’nu anlattım.AB’nin tepkisi ne oldu?Bana aynen şunu dediler. “Git Ankara’ya, bu kanunu kanunlaştır ve sonra Brüksel’e gel. Dosyayı açalım ve kapatalım, bu faslı bitirelim.” Biliyorsunuz, AB’yle müzakerelere Hırvatlarla aynı anda başladık. Onlar Brüksel’e geldiler. “Yaptık, yaptık, yaptık” dediler. Ben ise “yapacağız, yapacağız, yapacağız” dedim. Hırvatistan bu faslı kapattı, AB’ye üye oldu, Türkiye’nin AB’yle müzakerelerde Ticaret Kanunu faslı ise hâlâ açılıp kapanmadı.Peki, kısaca TTK dediğimiz yeni Türk Ticaret Kanunu’nun Türkiye’deki sıradan vatandaşa yararı ne olacak?O kadar çok yararı var ki! Herkesin günlük hayatının tümünü ilgilendiriyor bu kanun. Çünkü bu kanun her türlü mal ve hizmet üretimini ve alışverişini düzenliyor. Menfaat dengesini sağlıyor. Mesela bir birikiminiz var. Bunu bankaya ya da borsaya yatırabilirsiniz. Ya da harcarsınız. Eğer küresel ölçülerde, Avrupa standartlarında bir ticaret kanunu yoksa bu birikimini kaybedersiniz. Ayrıca bugün yürürlükte olan Ticaret Kanunu vatandaşı tüketici hakları açısından da hiçbir şekilde korumuyor.Yeni yasa nasıl koruyor?Yeni TTK, tüketiciyi korumak için kurallar getiriyor. “Tüketicinin mukavelesine şu hükümleri koyamazsın” diyerek, satıcının, vatandaşı müşkül duruma düşüren, onun ayağını kaydıran hükümler koymasını engelliyor. Mesela lüks lokantada yemek yediniz... Adı Güzel Marmara... Fatura istediniz. Ümraniye’de bir çırçır fabrikasının adı yazıyor faturada. Zehirlendiniz diyelim. Bu faturayla gidebileceğiniz hiçbir yer yok. Bu şirketin arkasındaki isimler belli değil. Oysa yeni TTK’ya göre, faturada bu şirketin yönetim kurulu üyelerinin adları ve adresleri yazacak. Almanya’da, Avusturya’da öyle! Böylece hem onlara ulaşılabilecek hem de teşhir edildikleri için yöneticiler kendilerine gelecek. Naylon faturaya izin vermeleri imkânsızlaşacak. Faturadaki adlar sahte çıkarsa, o şirkete karşı yanlış beyandan dava açılacak. Eski kanunda böyle imkânlar yok.Naylon faturanın sıradan vatandaşa zararı nedir?Diyelim ki eviniz için yağlıboya aldınız. Açarken kapak fırladı, yüzünüzü parçaladı. Nereye gideceksiniz? Faturada yöneticilerin isimlerini görürseniz onlara gideceksiniz. Kişiye dava açabileceksiniz. Yeni TTK, şirketlere ciddi bir disiplin getirecek. Bu kanun, vatandaşın hem birikimini koruyacak hem de tüketici olarak karşılaştığı her olayda onu kollayacak. Zaten o yüzden bazı kesimler, altı aydır hükümete kesif biçimde baskı yapıyorlar. Bu kanunu daha yürürlüğe girmeden değiştirmeye çalışıyorlar. Kanunun çıkması isteyen bazı bürokratlar da beni uyarıyorlar.Hangi konuda sizi uyarıyorlar?“Aman kanunla ilgili çok açık konuşmayın. Anlarlarsa o maddeyi de değiştirtirler” diyorlar. Türkiye Vergi Konseyi’nde kanunu anlatırken, “Artık ortaklar şirket kasasına ellerini sokup şirketin parasını alamayacaklar” dedim. Toplantıdan çıktıktan sonra bir yüksek bürokrat, “Hoca sen ne yapıyorsun” dedi. “Burada bu açık açık söylenir mi? Biz bu maddeyi getirmek için yıllardır uğraştık, getiremedik. Bu madde senin hazırladığın kanunda gizli saklı gibi bir yerde duruyor.

Haberleri

Kadın kedi gibi olmalı
Nesli Tükenen Adam!
Erdoğan Oy Aldı, Derviş Alamadı
erzurumlu pavey konuştu
Yağda da Tehlike Var!