Yediği ağır darbeler sonucu iyice köşeye sıkışan kanlı örgüt, sivillere saldırmayı çıkış yolu olarak görüyor! Militanlar patır patır ölüyor, yöneticiler İran'da keyif çatıyor! GEÇTİĞİMİZ Temmuz ayından bugüne kadar yaklaşık 6 bin dolayında kayıp veren, bu yüzden de yönetim kadrosu Kandil'i terkederek İran'a kaçan bölücü terör örgütü PKK, içine düştüğü çıkmazdan kurtulmak için sivil halka korku salmaya çalışıyor. Aylardır operasyonların sürdüğü il ve ilçelerde, halkın devletten yana tavır almasına öfkelenen caniler, kadın çocuk ayrımı yapmaksızın sivilleri hedef alıyor. Kanlı örgüt, önceki gün de Urfa'ya aracıyla giderken arkadaşlarının yanında Bingöl'ün Genç İlçesi'nde AK Parti İspir İlçe Başkanı Salih Zeki Çetinkaya'yı kaçırdı. Devlet kararlı, asker-polis azimli ve inançlı... ÜÇ yıllık çözüm sürecini istismar ederek, belli şehir ve köylerde ileri derecede silahlanan kanlı terör örgütü, Batılı hamilerinin "haydi sen koş biz arkandayız" sözüne öylesine güvendi ve inandı ki, adlarına tetik çektikleri Batı'nın kendilerini yolda bırakacağını ve en önemlisi de bölge halkının sırtını döneceğini hesaba katamadı. Elbette ki işin asıl sırrı, devletin PKK'yı bitirme yönündeki güçlü ve kesin iradesidir. Bu uğurda, asker de polis de aynı amaç ve hedef için gözünü budaktan sakınmıyor. Ölümse ölüm... İşte bu inanç ve kararlılık, doğmamış bebeklerin bile katili olan PKK'yı çil yavrusu gibi dağıtmaya başladı. Teröristbaşı itiraf etti: Şehirlere saldırmamız yanlıştı! GEÇTİĞİMİZ günlerde içerideki ve dışarıdaki işbirlikçileri aracılığı ile hükümete ha bire mesaj gönderip duran kanlı terör örgütü, "biz her türlü meseleyi konuşmaya hazırız, yeter ki müzakere edelim" demişti! Başta Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu olmak üzere, devletin her kademesinden ve halktan gelen sert tepki yüzünden, örgüt yöneticileri artık günâh çıkarmaya başladı! Karayılan, "Şehirlere ve ilçelere saldırmamız, hendek kazıp patlayıcı yerleştirmemiz büyük hataydı" dedi.