1. YAZARLAR

  2. Mehmet ŞENER

  3. Vicdan ve izan sahibi olmak...
Mehmet ŞENER

Mehmet ŞENER

Yazarın Tüm Yazıları >

Vicdan ve izan sahibi olmak...

A+A-

IŞİD'le PKK arasında ne fark var? Elinizi vicdanınıza koyun da öyle söyleyin. İkisi de kan, gözyaşı, korku ve kaostan beslenen terör örgütü değil mi? Görünürde ikisi arasındaki başlıca fark şudur: Biri güya din adına kafa kesip, haşa Allah adına en acımasız cinayetleri işliyor; diğeri de sırtını emperyalist güçlere dayayarak, Marksist bir anlayış içinde ırkçı bir "dava" uğruna, kadın çocuk demeden katlediyor. İkisi de katildir, ikisi de insanlık suçu işliyor ve her ikisi de Allah düşmanıdır. Biri, Suruç'ta canlı bomba patlatıp 32 savunmasız masumu katletti, öteki de askeri-polisi pusuya düşürüp şehit etti. Fakat gelin görün ki, içimizde yaşayan ama müşterek gayeleri aynı olan kimi hain çevreler, PKK'yı, "masum bir oluşum" gibi göstermek için her türlü ahlaksızlığı şiar edinmiş kendilerine... IŞİD eli kanlı acımasız bir terör örgütü; PKK ise, ezilen masum insanların haklarını savunan bir fikir platformu! Yazıklar olsun... Milyon kere yazıklar olsun. Sadece HDP değil, paralel çetesinden tut da, Doğan Medyası'na kadar geniş bir cephe, PKK'yı sütten çıkmış ak kaşık diye yutturmaya çalışıyor. Evet; önceki gün şeksiz şüphesiz Suruç'ta bir insanlık suçu işlendi. Bu suçu işleyen de IŞİD denilen -ki, bu da emperyalizmin insanlığa musallat ettiği bir tuzaktır- melun örgüttür. Tamam da... Ya iki günden beri Türkiye'yi adeta yangın yerine çeviren, suçsuz günahsız insanların malına, canına ve namusuna kasdeden PKK nedir? PKK hamiliği yapan HDP'yi anlıyoruz. Zira varlık sebepleri bizzat terör, kaos ve şiddettir. Ya şu PKK muhiplerine yani paralel çeteye, Türkiye düşmanı sözde aydınlara ve kimi liberal çevrelere ne demeli? Aynı PKK, polisi, askeri, muhtarı, tanker şoförünü, köylüyü ve savunmasız insanları katlederken, bu çevrelerden tek kelimelik de olsa bir kınama gelmiyor. Teröristler iki üç günden beri Erzurum dahil, neredeyse dört bir yanı yakıp yıkmaya çalışıyorlar, o malum çevre yine sus pus... IŞİD alçakça bir saldırı düzenleyince haklı olarak ayağa kalkan ve tepki gösteren vicdan sahibi bir kimse, nasıl oluyor da PKK melaneti karşısında üç maymunu oynayabiliyor? Bu mesele, fikir ayrılığı ya da demokrasinin zenginliği şeklindeki beylik laflarla geçiştirilecek türden bir hal değil. Baksanıza adamlar, alenen ve de fütursuzca bütün bir milleti ve nihayet bütün bir vatanı hedef almış, küstahça isyan ilan etmiştir. Maşeri vicdan kanıyor... Tüm bu olup bitenler karşısında, hala PKK'yı "barışa giden yolun en önemli kavşağı" gibi görenler, bilerek olmasa dahi, bu millete en büyük kötülüğü yapıyor. Cezasız kalan her suç, bütün bir vatanı yakmaya başladı. Adamlar ellerinde uzun namlulu silahlarla kentlerin merkezlerinde isyan bayrağı açıyor, polis asker uzaktan izliyor! Tabii ki bir hukuk devletine, "çizgi dışı"na çıkmak yakışmaz. Tabii ki devlet, hukuk dairesinde kalmalı; ama o devlet, asla eli silahlı teröriste "gösterici" muamelesi yapamaz, yapmamalıdır. Kuzu postuna bürünmüş bir şiddetperver televizyonlarda canlı yayınlara çıkıp, "Ey Kürt halkı silahlanın" dedi. Tevil götürmez bu şecaatine rağmen birileri, inadına ve de ısrarla adamı allayıp pullamanın derdinde! IŞİD'e terör örgütü (haklı olarak) diyenler, şayet aynı şeyi canı gönülden PKK için diyemiyorsa, orada ne ortak akıl ne de hür bir vicdandan söz edilebilir.

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.