1. HABERLER

  2. EĞİTİM

  3. Kalp ritmine uzaktan takip
Kalp ritmine uzaktan takip

Kalp ritmine uzaktan takip

Gelişmiş batı ülkelerinde olduğu gibi Türkiye’de de en sık ölüm nedeni olan kalp-damar hastalıklarının 3'te biri ritim bozukluğuna bağlı oluyor. Kalp ritmi problemi olan hastalar, uzaktan takip cihazı ile kontrol altınad tutulabiliyor.

A+A-

Erzurum Güncel- İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi, Kardiyoloji Anabilim Dalı, Aritmi ve Girişimsel Elektrofizyoloji Ünitesi Sorumlu Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kamil Adalet, ritim bozukluğunun tedavi edilebildiğini vurgulayarak, “Kalbin yavaş çalışması durumunda geçici nedenlere bağlı değilse tek tedavi kalp pili takılmasıdır. Kalbin anormal olarak hızlı çalışması ise bazen ani ölüme neden olabilir. Hızlı ritim bozuklukları ilaçlar, yakma ya da dondurma tedavisi (ablasyon) ve takılabilen defibrilatörler (ICD) ile tedavi edilebilirler” dedi. KALP RİTİM İZLEME YÖNTEMİ HAYAT KURTARIYOR Prof. Dr. Kamil Adalet, kalp ritim bozukluğu tanısının EKG (elektrokardiyografi) ile konulduğunu ifade ederek, ‘‘Çoğu kez kalbin hızlı ya da yavaş çarptığı esnada hastalar hastaneye ulaşamamakta ve ritim bozukluğu yakalanamamaktadır. Bu takdirde 24-72 saat kalp ritmini sürekli kaydeden cihazlar (Holter) takılmaktadır" dedi. Prof. Dr. Adalet, kalp ritmi seyrek bozulan hastaların ise 24-72 saat kalp ritmini sürekli kaydeden Holterle yakalanamadığını belirterek, takılabilen kalp ritim izleme cihazları ile bu hastaların hayatlarının kurtulabileceğini kaydetti. Adalet, “Takılabilen kalp ritim cihazı diğer metotlarla (EKG, Holter, vb) ile belirlenemeyen ritim bozukluklarının yakalanması ve kaydedilmesinde kullanılıyor. Özellikle atriyal fibrilasyon gibi hastanın farkında olmadığı ve aralıklarla kalp ritmini bozulduğu durumlarda son derece yararlıdır. Ayrıca ablasyon tedavisi yapılan hastalarda gizli nükslerin belirlenmesinde de kullanılabilir. Bazen felç ile gelen hastalarda felç nedenini belirlemek güç olabilir. EKG ve Holter kayıtları normal olabilir. Ancak bu hastalarda felç sebebinin atriyal fibrilasyona bağlı pıhtı atması olduğu, takılabilen kalp ritim izleme cihazı sayesinde belirlenebilmektedir. Bunun dışında bayılma nöbetleri olan hastalarda bazen diğer metotlarla bayılma nedeni ortaya konulamamaktadır. Bu hastalarda bayılma nedeni kalbin aralıklı olarak çok yavaş çalışması ve durması; bazen de çok hızlı çalışması olabilir. takılabilen kalp ritim cihazı ile ritim bozukluğu türü belirlenir ve buna göre uygun tedavinin yapılması mümkün olur” dedi. Prof. Dr. Kamil Adalet, oldukça küçük olan kalp ritim izleme cihazının hastaya kolaylıkla yerleştirildiğini belirterek, “Bu minik cihazlar (44 mmx7 mmx4 mm; 2.5 gr) göğüs bölgesinde cilt altına özel bir aparey ile enjekte edilmektedir. Hasta MR’a rahatlıkla girebilir. Bu cihaz 3 yıl süre ile kalp ritmini kaydedebilir. Cihaz ritim bozulduğunu anlayarak otomatik olarak kayda geçebilir veya hasta rahatsızlık hissedince kendisi cihazı aktive edebilir. Dışarıdan özel cihazlar vasıtasıyla istenildiği an bu kayıtlar bir ekranda görülebilmekte ve yazdırılmaktadır. Bayılma anındaki kayıtlar, kalp ritim bozukluğu ile bayılma arasındaki ilişkiyi kesin olarak ortaya koymaktadır. Buna göre kalp pili ya da ICD takılması veya ablasyon yapılması kararı verilerek hastanın tedavisi mümkün olmaktadır. Diğer yandan bu cihaz sayesinde atriyal fibrilasyon denilen ritim bozukluğu belirlendiği takdirde felcin önlenmesi için kan sulandırıcı ilaçların kullanılması mümkün olacaktır’ dedi.’ Prof. Dr. Adalet, cihazın 3 yıllık ömrünü doldurduğunda basitçe hastadan çıkarılabileceğini kaydederek, ‘‘Kalp ritim cihazının ömrü 3 yıldır. Ancak cihaz sayesinde ritim bozukluğu yakalanmış ve bayılma nedeni kanıtlanmışsa bu cihaz çok basit bir müdahale ile çıkarılmaktadır’’ dedi.

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.